İzleyiciler

26 Temmuz 2010 Pazartesi

Karanlıktan Aydınlığa

üniversiteye başlayalı 3 sene oldu. liseye başlayalı tam 8 sene. birçok kişi için bir ömür belki de.. peki ben bu 8 sene içinde kayda değer ne yaptım? cevap vereyim mi? tahmin edebilirsiniz, zor değil. evet dostlarım, koca bir hiç. bazen üzülüyorum, lan niye böyle yapıyorsun diye kendi kendime. fekat gelin görün ki değişen bir şey yok. insanın içine işliyor tabi bir yerden sonra bu boşluk, tembellik. evet, tembel değil çok tembelim. oysa ortaokulda böyle değildim ben. ortaokuldayken, can sıkıntısından açıp ansiklopedi okur hiç yoktan ders çalışırdım. kendimi geliştirmek için uğraşırdım. lisenin verdiği rehavetten de olsa gerek, "türkiyenin en iyi lisesi" (şair burada dalga geçiyor) ne gidince oldu sanırsam. burayı karanlık kısım olarak tanımlayabiliriz.

2010 başladı başlayalı hayatımda ilk kez kayda değer şeyler yapmaya başladım. büyüdüğümü hissediyorum. zaman zaman gurur bile duyuyorum kendimle. önce avrupa turu, şimdi de bilgi işlem merkezinde başladığım iş. hayatımda ilk kez kendime ayıracak vakit bulamadığım zamanlar oldu, ki hiç olmamıştır bugüne kadar. burası da aydınlık kısım. o boş, tembel, işe yaramaz adam gitti; yerine başka bir adam geldi. yeniden doğuyorum, artık avni eski avni değil.

karanlık kısımdan aydınlık kısma geçiş sancılı oldu tabi. alışma evresini atlatabilmiş değilim, ilk boşlukta yine yatıyorum, salıyorum kendimi. olur o kadar :)

peki ben bunu niye anlattım? bilmiyorum. geliştiğimi hissediyorum ve daha önce yaşadığım o işe yaramazlık duygusunu üzerimden atıyorum. bu da kendimi iyi hissettiriyor. yazmak da iyi hissettiriyor. birleştirince güzel şeyler oluyor. eheh.